Çocuk Gelişiminde Girişimciliğin Önemi
İnsanlar olarak yeterli özgüven ne kadar erkenden kazanılırsa ileride çok rahat etmemizi sağlayabilir. Ülkemizde özgüvenli bireyler iş hayatında ve sosyal anlamda çok büyük başarılara imza atıyorlar. Bu nedenle özgüvenle yetiştirilen ve büyütülen çocuklar ülkemize büyük katkı sağlayabilirler.
Özgüven Önemli
Özgüven kazanmak veya kazandırmak için öncelikli olarak birey yalnız başına birçok işi yapabildiğini görmelidir. Başka kimsenin yardımına ihtiyacı olmadan kendine ait görev ve sorumlulukları getirmesiyle özgüven kazanmada büyük adım atılır. Kendine güveni düşük insanlar için belli yaştan sonra özgüven kazanmak ne kadar zorsa çocuklar (4-15 yaş) için de o kadar kolaydır. Çünkü hayatları yeni düzene otururken iplerinin kendi elinde olduğunu görerek yönlendirebilirler.
Girişimcilik duygusu özgüvenle başlar. Birey kendine olan güven ve kendini iyi tanımasından dolayı girişimcilik yönü gelişir. İlk başta yapılması gereken bireyin kendini tanıması yalnız kalarak ve belli uğraşlarda bulunarak “kendisiyle sosyalleşmek” olarak adlandırılan adımda nelerden hoşlandığını veya hoşlanmadığını öğrenir ve kişi kendini tanımaya başlar. Bunun ardından kişinin kendine güvenmesi, yani özgüven olarak adlandırılan duyguyu geliştirmek gelir.
Tiyatro Özgüveni Arttırır
Özgüven kaynaklarından en etkilisi tiyatrodur. Çocukları tiyatroya yönlendirerek ve sahneye çıkartarak onlara özgüven aşılayabiliriz. Bunun yanı sıra kendilerini ifade ederek girdikleri ortamdan sıyrılmayı ve farklı olmayı başarırlar. En önemlisi de ailenin desteği, sergilediği her oyunda onu onure ederek bu adımları hızlandırabiliriz.
Bireyi en etkileyen aktivitelerden olan bir enstrüman çalıp tek kişilik veya en fazla üç kişilik küçük de olsa konserler vermektir. Aynı zamanda az kişilik grupla veya kalabalık gruplarla dans gösterilerine çıkmak da bireyi geliştirir. Bunlar gibi sosyal gelişmelerin desteği ile girişimcilik duygusu kişiliğe yerleşir.
Tüm bu belirtilen aktivitelerin bireyle bütünleşip özgüven ve girişimcilik duygusunu benimsemesi zorla değil, çocuğun kendi istek ve rızasıyla olması önemlidir. Çünkü çocuk ya da yetişkin her birey, sorumluluk için zorlandığı takdire amaç tersine dönüp daha çok içine kapanabilir. Daha sonradan böyle bireylere girişimcilik duygusunu aşılamak daha zorlu bir süreç gerektirir.